Bugün, saygı ve özlemle andığımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün en sevdiği yemekleri sizlerle paylaşacağız.
Atamızın rutin yemek alışkanlıklarına baktığımızda;
Sabah kahvaltısında soğuk ayranla, bir dilim ekmek yer ver hemen ardından orta şekerli kahvesini içerek güne başlardı.
Öğle yemeğinde; bir iki dilim ekmeği ayrana batırarak yerdi. Ayran ve limonata içerdi. En çok etsiz kuru fasulye ve pilavı severdi. Kuru fasulyeye, “yağlı fasulye” derdi. “Kuru fasulyeye okulda alıştım” demiştir. Kuru fasulye Kışla (Askeri) yemeği sayılmıştır. (Tezcan,2000)
Akşam yemeğinin ise ayrı bir önemi vardı. Masanın kalabalık olmasını ister, konuklarıyla birlikte ikramlarını yer ve yemek saati uzun sürerdi. Karnıyarık yemeğini pilavla karıştırarak yer ayrıca etli taze bamya yemeğini de severdi. Kendi başına kalıp gece geç saatlere kadar çalışıp yorulduktan sonra peynirli omlet yerdi.
Ara sıra fava (zeytinyağlı, limonlu bakla ezmesi) istediği olurdu. Tatlıları fazla tercih etmez ancak, gül reçelini severdi. En sevdiği meyve kavundu. Kavrulmuş tuzlu leblebi, fıstık da sevdiği kuru yemişler arasındaydı. Soğan, sarımsak, pastırma gibi kokulu yiyeceklerden uzak dururdu. Sofrasında bol çeşit ikramlar olmaz, köşkte hazırlanan yemekleri yerdi. (Tezcan,2000)
Yeniliklere açık olan Ata’mızın Yalova’daki çiftliğe tohumunu isteyip, yetiştirilmesini sağlayıp tükettiği haşlanmış kuşkonmaz da sevdiği yemekler arasındadır.
Türkiye Cumhuriyeti yoktan var oldu. Atatürk Millî Mücadele yıllarında Türk Milleti’nin ne yokluklar çektiğini bildiği için sofrada hiçbir zaman israfa kaçmamıştır. Sadece hastalığının son safhasında canı enginar istemiş, mevsimi olmadığı için Hatay’dan sipariş edilmiştir. Atatürk yanına gelen Kılıç Ali’ye “Yahu doktorlar bana niçin enginar yedirmiyorlar?” demiştir. Türk Milletinin kurtarıcısı büyük Atatürk’ün ömrü sipariş ettiği ilk ve tek yemeği yemeye yetmemiştir. (Erdoğan, 2019)
Sofradan genellikle Peygamber Efendimiz gibi doymuş olarak değil, aç kalkardı.
Zübeyde Hanım’ın Ispanaklı Böreği

*Zübeyde Hanım’ın mutfağı,
**Görsel ve tarif; https://www.milliyet.com.tr/yazarlar/meric-koyatasi/zubeyde-hanim-in-ispanakli-boregi-1462157
Önce iç malzeme: Ispanakların kökleri ayrılır, iyice yıkandıktan sonra suyu süzülür ve hafifçe sıkılır. Tencerede önce biraz soğan çevrilir, sonra ıspanaklar eklenir ve az yağda hafif ölünceye kadar çevrilir. Biraz karabiber ve kırmızıbiber konur. Soğuyunca, bol beyaz peynir (çökelek ya da kaşar değil, ille de beyaz peynir) eklenir (İsteğe göre biraz maydanoz ve dereotu da konabilir).
Altı adet yufka, tepsiden biraz büyük olacak şekilde incecik açılır. Önce üç kat yufka hafif büzerek tepsiye yayılır. Her birinin arasına tereyağı sürülür. Çok yağlı olmasın diye yağa biraz su katılır. Hazırlanan iç karışım ilk üç kat yufkanın üzerine yayılır. Kalan üç yufka da yine sulandırılmış yağ ile karışımın üzerine konur. Bu yufkaların üzerine de çırpılmış yumurta sürülür. Fırına verilmeden önce yufkalar kare şeklinde kesilir. Üstü kızarıncaya kadar (yaklaşık yarım saat) pişirilir. Eğer kıtır börek istenmiyorsa, fırından çıkınca, üstü çok hafif suyla ıslatılır.
Açma yerine hazır yufka ile yapıyorsanız; üç yufka için 250 gram yoğurt, üç yumurta, bir çay bardağı zeytinyağı çırpıp iç malzeme yerleştirilmeden önce yufkaya sürülür. Eğer kol böreği şeklinde yapmak isterseniz yufkalar yarım daire şeklinde ikiye bölünür, içi konulduktan sonra yuvarlanarak tepsiye yerleştirilir.
Zeytinyağlı Kuşkonmaz

*Görsel ve tarif; https://www.hurriyet.com.tr/lezizz/cumhuriyet-bayrami-sofrasi-ataturkun-sevdigi-yemeklerden-ozel-aksam-yemegi-menusu-43001017
Malzemeler:
- 500 gram kuşkonmaz
- 1 diş sarımsak
- Yarım çay bardağı zeytinyağı
- 1 tatlı kaşığı toz şeker
- Yarım limonun suyu
- 1 çay kaşığı tuz
- Yarım çay bardağı sıcak su
- 1 çay kaşığı kırmızı pul biber
Yapılışı:
Kuşkonmazların sert uçlarını kesin, 3-4 parçaya bölün. Sarımsağı ince doğrayın, zeytinyağında pembeleştirin. Kuşkonmazları ekleyin, birkaç dakika soteleyin. Tuz, şeker, limon suyu ve sıcak suyu ekleyip kapağını kapatın. Kısık ateşte 10-12 dakika pişirin, ardından oda sıcaklığında dinlendirin. Servis ederken üzerine zeytinyağı ve pul biber gezdirin.
Fava

Malzemeler:
- 2 su bardağı kuru bakla
- 1 adet soğan
- Yarım çay bardağı zeytinyağı
- 1 tatlı kaşığı toz şeker
- 1 tatlı kaşığı tuz
- 1 limonun suyu
- 3 su bardağı sıcak su
- Zeytinyağı, dereotu (üzeri için)
Yapılışı:
Kuru baklayı iyice yıkadıktan sonra üzerine suyu ilave edip orta boy tencereye koyun. Üzerine, ayıklayıp dörde böldüğünüz soğanları ekleyin. Toz şekeri, tuzu, zeytinyağını ve limon suyunu da ilave edin.
Bakla iyice yumuşayıncaya kadar pişirin. Pişen karışımı blender kullanarak pürüzsüz hale getirin. Islattığınız cam kaba boşaltarak soğumasını bekleyin. Soğurken üzerinde çatlama olmaması için ılımaya başladığında zeytinyağını üzerine gezdirin. Servis edeceğiniz zaman üzerine dereotu serpiştirerek servis edin.
Etli Bamya

*Görsel ve tarif; https://www.aksam.com.tr/mor-papatya/ataturkun-en-sevdigi-yemek-etli-bamya-tarifinin-sirlari/haber-1318277
Malzemeler
- 400 gram dana et
- 500 gram küçük bamya (kurutulmuş)
- Bir baş soğan
- 2 diş sarımsak
- 1 yemek kaşığı biber salçası
- 2 yemek kaşığı zeytinyağı
- Tuz, fesleğen, nane, toz biber
Yapılışı:
Kırmızı eti kuşbaşı kesin ve bir tencereye koyup kaynatın. Öte yandan başka bir tencerede zeytinyağını koyup soğanları rendeleyin. Sarımsak ve salçayı da ilave edip iyice karıştırdıktan sonra baharatları ve bamyaları koyun. Üzerine 5 bardak su koyup kaynamaya bırakın. 35 dakika sonra eti ocaktan alın. Suyunu süzün bir kez daha yıkayın bu kez bamyanın olduğu tencereye koyun. Beraber 25 dakika daha kaynatın.
Gül Reçeli

*Görsel ve tarif; yemek.com
Malzemeler:
- 200 gram kokulu gül yaprakları
- 2 su bardağı şeker
- 1/2 adet limon suyu
- 2 su bardağı su
Yapılışı:
Gül yaprakların arasındaki çürümüş ve kurumuş yaprakları ayıklayın. Gül yapraklarını dibindeki beyaz kısımdan kesin. Yapraklarını dikkatli bir şekilde birkaç kez sudan geçirerek yıkayın. Yıkadığınız gül yapraklarını fazla suyunu süzdürün. Derin bir tencerenin içerisine alın. Şekeri üzerine serpin ve bir gece bekletin.
Ertesi gün suyunu salmış olan şeker ve gül yapraklarını kısık ateşte su ile birlikte kaynatın. Kaynama başlayınca limon suyunu sıkın ve özleşene kadar pişirmeye devam edin. Bu şekilde karıştırarak ortalama 20 dakika kadar pişirin. Ardından ocaktan alın ve karıştırarak oda sıcaklığına gelmesini sağlayın.
Kavanozlara paylaştırın ve tamamen soğuduktan sonra ağzını kapatarak saklayın.
Püf Noktası:
Bir gece önceden bekletmek, şekerin gül yapraklarının suyunu salması ile birlikte sonradan daha fazla su eklemek yerine kendi suyuyla daha çabuk özleşmesine yardımcı olur.
Afiyet olsun.
Kaynaklar:
- Dr. Mahmut Tezcan, Atatürk’ün Beslenme Alışkanlığı (Yediği ve Sevdiği Yemekler), I. Uluslararası Atatürk ve Türk Halk Kültürü Sempozyumu Bildirileri(6-7 Ekim 2000), https://ekitap.ktb.gov.tr/TR-78669/ataturkun-beslenme-aliskanligi-yedigi-ve-sevdigi-yemekl-.html
- Abdullah Erdoğan, Atatürk’ün Sofrası, Journal of Universal History Studies (JUHIS)• 2(2) • December• 2019 • pp. 288–295, https://dergipark.org.tr/en/pub/juhis/issue/50629/604291

